İsviçre, aralarında Roche,Novartis gibi dünyanın en büyük ve en başarılı şirketlerinin de bulunduğu birçok ilaç şirketine ev sahipliği yapmaktadır. Bunun, İsviçre'nin güçlü araştırma ve geliştirmeye dayalı, istikrarlı siyasi ve ekonomik ortamı ve uygun vergi kanunları dahil olmak üzere birçok nedeni vardır.

 

Sektör, son on yılda ülkenin GSYİH büyümesinin üçte birinden fazlasından sorumlu olmuştur ve bu da onu İsviçre ekonomisine katkıda bulunan ana faktörlerden biri haline getirmektedir. Üstelik ilaçlar ülkenin toplam ihracatının %38'ini oluşturuyor; bu rakam saat, peynir ve çikolatanın toplamından daha fazla. Ancak etkileri yalnızca İsviçre ile sınırlı değil; birçok uluslararası ilaç şirketi ve binlerce uluslararası çalışan da İsviçre'yi evi olarak görüyor. 

 

Siyasal ve Politik Yaklaşımı

 

  İsviçre, dünyanın en istikrarlı ve güvenli ülkelerinden biridir. Bu, ilaç şirketlerinin uzun vadeli yatırımlar yapmak için güvenilir bir yer olarak görüldüğü anlamına gelir. İsviçre, siyasi istikrarı, güçlü hukuk sistemi ve düşük suç oranı ile bilinir. Bu, ilaç şirketlerinin patentleri ve diğer fikri mülkiyet hakları gibi yatırımlarını güvende tutmaları için önemli bir faktördür.

AB üyesi olmamasına rağmen İsviçre Sağlık Ajansı (Swissmedic ) aracılığıyla Avrupa Komisyonu ve Avrupa İlaç Ajansı (EMA) ile bir gizlilik anlaşmasını sürdürmekte benzer şekilde, FDA ile güçlü bağları sayesinde oluşan, siyasi ve ticari konumu, ilaç şirketlerinin, daha fazla mali ve siyasi özgürlüğe sahip olan ve hızla gelişen bu pazarda varlık göstermelerine neden olmaktadır.

 

Eğitim, işgücü ve yaşam kalitesi;

 

 İsviçre, yüksek kaliteli bir işgücüne sahiptir. Küresel Yetenek Rekabet Edebilirlik Endeksi (GTCI)ya göre 2013 ten bu yana 1. Sıradadır. Türkiye 2015 yılında 65. 2022 yılında bu indekse göre 81. Sıradadır. Bu, ilaç şirketlerinin yenilikçi ürünler ve süreçler geliştirmek için ihtiyaç duydukları uzmanlığa erişmelerini sağlar. İsviçre'deki üniversiteler ve araştırma kurumları, ilaç endüstrisinde çalışmak için gerekli becerilere sahip çalışanlar yetiştirmektedir. Çünkü üniversite eğitimi konusunda dünya da 100 üniversiteden 4ü bu ülkede bulunmaktadır. Bu alanlardaki güçlü performansı İsviçre'nin uluslararası düzeyde üst düzey yetenekleri çekmenin yanı sıra eğitim sistemi ve çalışan gelişimi kapsamında vasıflı işçiler yetiştirme konusunda önemli bir büyüme gösterdiğini vurgulamaktadır.

 

İsviçre’nin, Mercer Yaşam Kalitesi Endeksine göre ilk 10 da 3 şehir bulunmaktadır. Zurih 2. Cenevre 9. Basel 10. Sıradadır. Fikir vermesi açısından İstanbul Türkiye’den tek şehirdir ve 130. sıradadır. Örnek olarak Basel'deki Friedrich Miescher Enstitüsü (FMI) kendini temel biyomedikal araştırmalara adamıştır ve 40 farklı ülkeden 350 personel istihdam etmektedir. Bu da potansiyel çalışanlar için tatmin edici bir yaşam tarzının sağlandığını göstermektedir. 

 

Rekabet Ar-Ge ve İnovasyon 

 

  İsviçre yüksek ücret ve maliyetler nedeniyle, uluslararası pazardaki başarısını ve rekabet gücünü özellikle yenilikçi ve kaliteli ürünler yoluyla sağlamaktadır. İsviçre’nin yenilikçi fikirleri finanse etme ve kolaylık sağlama taahhüdü, uluslararası rekabette mükemmel bir avantaj sağlıyor. Örneğin yeni bir farmasötik ürün için ruhsat alma süreci (330 gün) dünyadaki en hızlı süreçlerden biridir. 

İsviçre ihracatının %40’ını biyoteknoloji ve farmasötik ürünlerden elde etmektedir. 2019 yılında 97 Milyar usd ihracat gerçekleştirmişlerdir. 2020 yılında Türkiye’nin ilaç sektöründeki ihracatı 1,8 milyar usd dir.

Bu yüksek ihracat rakamlarına sahip İsviçre’nin sürekli büyüme ve yenilikçiliği sağlamak için araştırma ve geliştirme programlarına yoğun yatırım yapması hiç şaşırtıcı değil. 2020 yılında yaklaşık 8 milyar usd lık yatırımla bu başarıya ulaşmıştır. Türkiye’de kamu ve özel yatırım toplamı 60 milyon usd dır. İsviçre'yi diğer ülkelere kıyasla özel kılan faktörlerden biri de keşifleri ticarileştirme yeteneğidir.  Örneğin, İsviçre'de dört yıl boyunca (2014-2018) yılda yaklaşık 48 patent (milyon kişi başına) tescil edildi. Danimarka'dakinin neredeyse iki katı kadar!

 

Avantajlı vergi kanunları 

 

İsviçre'de kurumlar vergisi oranı %12,5 olup, birçok gelişmiş ülkeye göre daha düşüktür. Bu, İsviçre'yi vergi yükümlülüklerini azaltmak isteyen işletmeler için cazip bir yer haline getiriyor.

Tüm bu faktörler İsviçre'nin ilaç endüstrisinde küresel lider statüsüne katkıda bulunuyor.

İsviçre, bir ilaç firmasının yeni bir tesis kurması için en popüler yerlerden biridir. Roche, Novartis, Merck ve Celgene gibi küresel endüstri lideri şirketlerin İsviçre'de üretim tesisleri,AR-GE laboratuvarları ve merkez ofisleri bulunmaktadır. Başta ABD olmak üzere uluslararası biyoteknoloji ve ilaç şirketlerinin ülke içinde yeni tesisler açmaya ilgisi devam etmektedir. 2019'da 40'tan fazla yeni biyoteknoloji ve ilaç şirketi burada kuruldu, Startup'lar ve yeni kurulan yabancı şirketler için , 10 yıla kadar kurumlar ve sermaye vergilerinden kısmi veya bazı durumlarda tam muafiyet hakkına sahiptir. Kimyasal ve farmasötik ürünler için %2,5 oranında indirimli katma değer vergisi uygulanmaktadır.